Ayşenur Bayrak ile Analog Diyalog Serisi

Değerli komünite üyemiz Ayşenur Bayrak , Analog Diyalog adında tatlı bir röportaj serisi başlatıyor. Üretimin bir ucundan tutan konukların üretimhanelerinin ardındaki ilhamları analog karelerle destekliyor.

Analog Diyalog serisinden sizinle paylaşmak istediğimiz ilk röportaj Kevser Üstün Topsakal ile! Aslında serinin ilk röportajı Selva Kaya ile. Siz de seriyi bizim kadar severseniz bültene abone olup, tüm içeriklere ulaşabilirsiniz! İşte Analog Diyalog Seri .2 Kevser Üstün Topsakal!

Analog Diyalog Seri .2

Krediler: aysenurbayrak_

Kevser nasıl üretir? Hangi rutinler, alışkanlıklar ile üretim sürecini beslersin?

Üretim için, neyin ilham vereceğini çok seçemiyorsun. Bazen dinlediğim şarkının içindeki bir söz, denize giren bir çocuğun mayosu, bazen renklerini beğendiğin bir tablo, şehirdeki bir görüntü, her şey üretim isteği uyandırabilir. Rutin olarak alt metni olan sergileri gezmek, yeni şarkılar keşfetmek, seyahat etmek, yolda olmak üretim sürecimi çok besliyor.

Şu an yaptığın işi çocukluğunda sezinlediğin bir an oldu mu? Moda ve tasarım ile ilgilenmeye nasıl karar verdin?

Babannemin ve annemin terziliği ve beni de çok küçük yaştan itibaren tüm süreçlere dahil etmeleri şu anki mesleğimin temellerini öğrenmeme neden oldu diyebilirim. Babannem aramızdan çok erken ayrıldı, benim moda tasarım okuduğumu maalesef göremedi.

Kevser'in üretim alanı

İstanbul’da bir mekan olsan hangisi olurdun? Sana ilham veren, gittiğinde kendini huzurlu hissettiğin yer?

Bir mekan olsam, Salt Galata olurdum. Galata, Süleymaniye Camii Bahçesi bana ilham ve huzur veren yerler arasında ilk aklıma gelenler.

Bursa ile bir gönül bağın olduğunu biliyorum, orada olmak sana nasıl hissettiriyor. Bursa’da bir mekan olsan neresi olurdun? Yaptığın işi Bursa’da yerleşik olarak yapıyor olsaydın ne gibi avantajları/dezavantajları olurdu?

Bursa’da olmak beni ait olduğum yer hissiyle tam anlamıyla kucaklıyor. Bir mekan olsam Yeşil Türbe, Pervane Café veya eski zamanlarda gerçekten ipek üretilen Koza Han olurdum.
Tekstil ve Moda Tasarımını Bursa’da yapsaydım eğer bir dezavantaj olarak tasarım anlamında bazı kısıtlamalara maruz kalacağımı düşünüyorum.

İstanbul sevdalısı Kevser'in Tarihi Ada'ya kucak açışı. Kevserin üretim hali ve ilhamı genelde tarih ve modernitenin sentezinden geliyor.

Üretim sürecini pandemi öncesi ve sonrası olarak ayırabilir misin? Ortaya çıkan temel değişkenler nelerdi?

Çoğunluğun aksine pandemi dönemi beni olumlu etkiledi diyebilirim. Üretirken bireysel kalmayı seven biri olarak, evden çalışmak beni daha da üretken biri yaptı.

Kevser'in beyaz işten yaptığı bluzu ve güzel kimonosu.

Senin gibi diğer kadın tasarımcılar arasında Türkiye’de benzer üretim ya da çalışma kalıpları olduğunu düşünüyor musun? Bu alanda bir dayanışmadan ya da bir rekabetten söz edebilir miyiz?

Kişisel olarak dayanışmanın bizi güçlendirdiğini düşünüyorum. Bizim sektörümüzün çoğunluğunu kadınlar oluşturuyor. Bu işimizi çok daha keyifli hale getiriyor. Bir sürü çiçeklenmiş ses bir anda yükselebiliyor.

Çalıştığın alanda toplumsal cinsiyet rollerine yönelik karşılaştığın sorunlar neler? Özellikle kolektif bir tasarım sürecini kapsayan tasarım ve ürün geliştirme sürecindeki normlar üzerine neler söylersin?

Cinsiyet rolleri geleneksel olarak aktarılmış toplumsal ve kültürel değerlere göre şekillenirken; akıl eril alanda, duygular dişil alandadır gibi geleneksel bir bakış açısı var. Bu rahatsız edici bakış açısını hala büyük kentlerde bile hissettiren eril üstünlüğü kırmak için, şirketlerde karar veren kısımda, varlığımızı sürdürmemiz ve birlikte hareket ederek çoğalmamız gerekiyor. Bu noktada, bu fikrin çok üstüne düşmeden sadece varlığımızla ve doğal üretken gücümüzle başarılarımızı göstermiş oluruz.

Kolektif çalışma alanı ve tekstil ortamında bu eşitsizlikler her yerdeki gibi fazlaca var. Fakat siz davranışlarınızla örnek olduğunuz sürece, söze bile ihtiyaç olmadan, fikrinizi kabul ettirebilirsiniz. İş yerindeki kız kardeşimlerimle kol kola girip, birbirimizi besledikçe sırtımı hep sağlam hissediyorum. Böylelikle her zaman daha üretken olabiliyoruz ve cinsiyet normlarını geride bırakarak yaratım süreçlerimizde ortaya çıkardığımız işlerle sesimizi daha fazla duyurabiliyoruz.

Renkli bir dünya.

Kurumsal kimliğinin dışında bir de farklı bir üretim şekli olan, daha özgür olduğun dikiş ve ilüstrasyon üzerine çalışmalar yapıyorsun. Bu multidisipliner üretme ve yaratıcılık sürecini nasıl besliyorsun? Bu formatlar arasında ortak noktalar var mı?

Sanat ve tasarım odaklı her işi birbiri ile bağlantılıdır bana göre. Her şey mix’tir. Farkında olarak/olmayarak öğrendiğimiz her şey, beyin loplarımız arası iletişimde kalmaya devam ediyor. İllustrasyon çizmekle bir etek dikmek bu yüzden çok bağlantılı.

Kendi ekonomisini üreten bir evde büyümek Kevser'in üzerinde iz bırakmış ve eski terzi olan babaannesinin Bursalı kadınlara verdiği hizmeti günümüze uyarlamak Kevser'in en büyük motivasyonlarından biri olmuş.

İşlerindeki çok yönlülüğü biraz anlatır mısın? Bir pattern oluşturma, dikiş ve illüstrasyon süreçlerinde duygu aktarımını nasıl gerçekleştiriyorsun? Tasarımlarına bakınca renkler, geometrik desenler ve inanılmaz tatlı karakterlerin olduğunu görüyorum bu tatlı ve renkli varlıkların ilhamı nereden geliyor, sırrınız biraz çocuksu kalabilmek mi yoksa:)

Teşekkür ederim. 😊 Desen ve illustrasyon çizmeyi hiç bırakmadım, hem işte hem özel hayatımda sık sık desen çiziyorum. Desenlerin kumaşlarla olan bağı, resmen beni de hayata bağlıyor. Elime kalem aldığımda yaşam sevincim arttığını itiraf etmeliyim, bu çizdiğim desenler kumaşlarla birleştiğinde hayat enerjim daha da yükseliyor. Kumaşların renkliliği de bana bir şey dikme, kesme, biçme içgüdülerini sevgiyle oluşturuyor. Sanırım bu sevgi de o çocuksuluğu getiriyor olabilir.

Seri'nin ikinci röportajı bu şekilde! Analog Diyalog'un içerikleri ve daha fazlası için Instagram adresini ziyaret edin!

aycnkrts tarafından, 2023-10-30 tarihinde ve başlığında yazıldı.

Daha İlginç Makaleler